ABD’de Shiley Eye Enstitüsünden bilim insanları, 2014-2019’da UC San Diego Health Hastanesi’nde Optik Koherens Tomografi (OCT) taraması yapılan bireylerin kayıtlarını inceledi.

Araştırmada, göz muayenelerinde yaygın olarak kullanılan Optik Koherens Tomografi’nin (OCT) kalp ve damar rahatsızlıklarını tespit etmede mümkün olabileceği öne sürüldü.

Çalışma çerçevesinde, 84 kalp hastası ve 76 sağlıklı birey iki kümeye ayrıldı.

Gözün en içindeki tabakayı incelediler

The Lancet mecmuasında yayımlanan araştırmada, bilim insanları, kalp ve damarlara (kardiyovasküler) ait bozukluğun olup olmadığını belirlemek için gözün en içteki ışığa hassas katman olan retina lezyonlarını tahlil etti.

Araştırmanın başkanı Mathieu Bakhoum, kalp rahatsızlığına yol açan bedendeki kan yetersizliğinin, gözdeki yetersiz kan akışına da neden olabileceğine işaret ederek, “Retinadaki hücrelerin ölmesine bağlı olarak kalıcı bir iz bırakabilir” dedi.

RIPLs kıymeti ne kadar yüksekse risk o kadar fazla

Bakhoum, “Retinal İskemik Perivasküler Lezyonlar” (RIPLs) ismi verilen bu müsaade kalp ve damar rahatsızlıklarını teşhis etmede belirteç misyonu görüp görmediğine dair çalışmalar yapıldığını aktardı.

Araştırma sonucunda, kalp rahatsızlığı yaşayan bireylerde yüksek seviyede “RIPLs” gözlendiği bildirildi.

Uzmanlar, gözdeki “RIPLs” seviyesi ne kadar fazlaysa, kalp ve damar rahatsızlıkları riskinin de o kadar yüksek olduğunu söz etti.

Bakhoum, gözlerin sıhhate açılan bir pencere olduğu belirterek yalnızca kalp ve damar hastalıklarının değil, birçok hastalığın gözlerden teşhis edilebileceğini kaydetti.