Feyzioğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Aksiyon Planı’nı AA muhabirine kıymetlendirdi.

Planın hazırlanmasında emeği geçenlere ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e teşekkür eden Feyzioğlu, hareket planının üzerinde 2 yıl çalışıldığını anımsattı.

İnsan Hakları Aksiyon Planı ile Yargı Islahatı Strateji Dokümanı ile ortaya konulan ana maksatların somutlaştırıldığına işaret eden Feyzioğlu, planın alandan toplanan datalarla yazıldığını lisana getirdi.

Avukatların da planın hazırlık sürecinde görüşlerini aktardığını hatırlatan Feyzioğlu, planın olgunlaşmasına katkı sunduklarını bildirdi.

Feyzioğlu, aksiyon planında öngörülen düzenlemelerin vatandaşların hayatına dokunduğunu vurguladı.

Aksiyon planında yer alan gaye ve faaliyetleri anlatan Feyzioğlu, icrada bir malın “yok fiyatına” satılmayacağını, bu sürecin dijital ortamda gerçekleştirileceğini belirtti.

Kamu yönetimlerinin taraf olduğu tıpkı nitelikteki uyuşmazlıklarda “pilot dava” adabının getirileceğini söyleyen Feyzioğlu, Cezaevleri İzleme Kurullarının, adliye ve polis merkezlerindeki nezarethaneleri, cezaevi nakil aracını, hastanedeki tutuklu-hükümlü koğuşunu da denetleyebileceğini söz etti.

Kamu Denetçiliği Kurumunun da aktifleştirileceğini, kurumun kararlarına herkesin ulaşabileceğini söyleyen Feyzioğlu, “Adli kolluk kıymetli. ‘polis’ dediğiniz, devletin egemenlik sembolünü sokakta vatandaşın gördüğü halidir. Polistir devletin egemenliğini sembolleştiren. Hasebiyle hukuk devleti dediğiniz o polisin birinci uygulamasıyla başlar. Daha kaliteli hukuk devletine, daha yüksek maksada ulaşmak için isimli kollukta rütbeli polis memurlarının, polis amirlerinin olabildiğince çok hukuk fakültesi mezunlarından oluşması sağlanacak, bu çok değerli.” diye konuştu.

Hukuk fakültelerinde eğitimin 5 yıla çıkarılacağına dikkati çeken Feyzioğlu, daha evvel yapılan düzenlemelerle hukuk fakültelerine girişte aranan muvaffakiyet sıralamasının 100 bine çıkarıldığını anımsattı.

“Vatandaşına güvenen devlet modeli”

Hakim ve savcı yardımcılığının getirileceğini belirten Feyzioğlu, şöyle devam etti:

“Vatandaşımızın, meslektaşlarımın sorunu şu, vatandaşın üzerinde mesleğini öğrenen deneyimsiz hakim ve savcı. Fakülteden mezun olmuş, bir iki yıl stajını yapmış, hakimliğe, savcılığa atanmış, tüm deneyimini vatandaşın üzerinde yanlış yaparak edinecek. Bu periyot bitecek. Hakim-savcı yardımcılığı müessesi geliyor. Artık deneyimli bir hakimin yanında deneyim edinilecek. Vatandaşın hakkını bu biçimde daha sağlam korumuş olacağız. Kanunlara, dünyanın en hoş cümlelerini de yazsanız, sizin hakiminiz, savcınız, avukatınız bu yazılanları hakikat anlayıp, hakikat uygulayabiliyor mu, iş buraya dayanıyor. Bu da çok kıymetli ve somut adım. Ayrıyeten, söz alma için çağrılmışsın fakat tebligat gitmemiş. Polis geliyor, ‘ifade için gelmemişsiniz yakalama buyruğu çıkmış’, haberin bile yok çağrıldığından. Bu uygulama bitiyor. Bu türlü bir durumda polis yeniden gelecek lakin ‘haberim yok’ denildiğinde ve ‘hemen birinci makul vakitte gideceğim’ diye vatandaş kelam verdiğinde ‘tamam’ denilecek. Yani vatandaşına güvenen bir devlet modeli.”

Tutuklamada, katalog cürümlerin kapsamının daraltılacağına değinen Feyzioğlu, isimli aramalarda ve olay yeri incelemesinin kamerayla kayıt altına alınacağını bildirdi.

Kamu vazifelilerinin işlediği ileri sürülen azap hatalarında disiplin vakit aşımının kalkacağını aktaran Feyzioğlu, “Kamu görevlisinin yaptığı hak ihlali nedeniyle vatandaş ziyana uğramış ve o ziyanını devlete tazminat davası açarak gidermişse devletin o kamu görevlisinden ödediği tazminatı geri istemesi etkinleştiriliyor. Bu da tedbire tesirini sağlar.” dedi.

“Koğuşta büyüyen çocuk imajları ortadan kalkacak”

Aile içi şiddetle ilgili düzenlemeleri de anlatan Feyzioğlu, eşe karşı işlenen kabahatlerle ilgili kanunda öngörülen cezayı artıran sebeplerin, boşanmış eşi de kapsayacak formda genişletileceğini söyledi.

Feyzioğlu, 0-6 yaş çocuğu bulunan mahkum annelerin cezalarını çekebilmeleri için anne-çocuk ünitelerinin oluşturulmasının öngörüldüğünü, “koğuşta büyüyen çocuk” imajlarının ortadan kalkacağını vurguladı.

Hayvan hakları yasasının çıkacağının planla müjdelendiğini söz eden Feyzioğlu, “Hayvan mal değil candır” cümlesini planda görmekten keyifli olduğunu bildirdi.

Yargıçlara coğrafik teminat getirilmesinin, yargıçların inanç içinde karar vermesini sağlayacağının altını çizen Feyzioğlu, Adalet Bakanının, yargıçları diğer bir yargı etrafında süreksiz olarak yetkilendirebilmesinin kalkacağını belirtti.

Feyzioğlu, istinaf mahkemelerinin, münasebet yanlış olduğunda, savunma hakkı ihlal edildiğinde mahkeme kararını bozma yetkisi verileceğini lisana getirdi.

Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşının e-Tebligat adresi almasının zarurî olacağını anlatan Feyzioğlu, yurt dışında yaşamanın isimli süreçlerdeki olumsuz tesirinin ortadan kalkacağını söyledi.

Türkiye Barolar Birliği Lideri Feyzioğlu, “İnsan Hakları Aksiyon Planı, sokaktaki insanımıza, hane halkına dokunuyor. Yıldızları tanım eden bir hareket planı değil, o yıldızlara erişmemizi sağlayacak bir hareket planı. Önemli bir yol haritası.” değerlendirmesinde bulundu.