Koronavirüs Bilim Konseyi görüntü konferans prosedürüyle toplandı. Toplantının akabinde Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca değerli açıklamalarda bulundu. Bakan Koca “Türkiye, Sputnik V aşısından 6 ay içinde 50 milyon doz almak için mutabakat imzaladı. Birinci sevkiyat mayıs ayı içinde gerçekleşecek. İstanbul’da 5 vatandaşımızda Hindistan varyantı da gözlendi. Ülkemizde bu varyant birinci kere görüldü ve hadiseler izolasyon altında takip edilmektedir.” dedi. Bu gelişmeleri CNN TÜRK canlı yayınına bağlanan Göğüs cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Celalettin Kocatürk kıymetlendirdi.

Prof. Dr. Celalettin Kocatürk’ün açıklaması şu halde;

Sayın Bakanın bugünkü açıklamasını toplumsal ahengi artırmak için bir motivasyon konuşması ve takviye talebi olarak değerlendiriyorum ben. O denli bir noktaya gelmiştik ki sıhhat sisteminin tıkanmasını tehdit eder nitelikte, serviler ağır bakımlar dolu, olayların ikiye katlanması… Herkes çok bunalmış bir durumdaydı. Kapanmaktan diğer deva yok. Biz sağlıkçılar olarak bunun tahlil olmayacağını konuşuyorduk. Yalnızca kapanma yetmiyor aşı olmak gerek.

Olağanda Biontech aşısını ve Sinovac aşısını biz 1 ay ortayla yapıyoruz, ancak çalışmaların birçoğunda iki aşının ortasının açıldığı görüldü.

Tek doz Sinovac aşısının koruyuculuğu ne yazık ki çok düşük. Bayanlardan yüzde 22 erkeklerde yüzde 18. Mecburen onu çift doz yapmamız gerekiyor. Sinovac aşının ortasını bir aydan fazla açmamamız gerekir. Biz istiyoruz ki mümkün olduğunca çok aşı gelsin ülkeye ve herkese aşı yapalım. Aşı olana kadar herkesin önlemlere dikkat etmesi lazım ki hastalanma ihtimalini azaltalım. Türkiye’deki kullanıma geçen birinci yerli aşı, bir sorun yaşanmaz Faz-3 çalışması da başarılı sonuçlarsa sonbahara gerçek tesirini görmeye başlarız. Sputnik aşısının mutabakat yapılması bunlar olumlu şeyler. Tüm dünyanın bundan kurtulması için tüm dünyanın aşılanması lazım.

Hindistan varyantı ne derece tesirli?

Çok ürkütücü bir şey. Hindistan’daki imajları izlemişsinizdir. Sahiden çok çaresiz vaziyette olduğunu söylüyorlar.

Hindistan varyantının daha tesirli olduğuna dair elimizde bir bilimsel ispat yok. Ancak kestirim ediliyor ki, daha süratli bulaşıyor. Daha ölümcül olduğunu şimdi bilmiyoruz. Mevt oranı yüksek mi yoksa hastalığın doğal olarak ölümcüllüğü mü yüksek onu bilmiyoruz. Bilmediğimiz kaç kişi var bilmiyoruz. Önlemlerin alındığı tarihlere denk gelmesi bir baht olabilir. Mutasyonları anlayabilmek için tarama testlerini yapıp, testten olumlu bulduklarımızı muhakkak oranlarını bu testlere olağan tutmamız lazım ki bu mutasyonları tespit edelim. Bu mutasyon hakim olursa aşının da şimdi tesirli olup olmadığını bilmiyoruz. Bu mutasyonlar eninde sonunda aşıdan kaçacak. Aşıdan kaçınca yeni aşı yapmak zorunda kalacağız. Yeni aşıların beklenmesi çok kaotik bir durum oluşturabilir. Tüm dünyanın bilgiyi paylaşması lazım.

Bu işten kurtulmanın tek yolu tüm dünyanın tıpkı anda aşılanmasını sağlamak. Bu bahiste gelişmiş ülkelere büyük iş düşüyor. Tüm dünyadaki aşı üretim tesisleri kullanılarak yaygın bir aşılama yapılması lazım. Bir an önce aşılamaya sürat vermemiz lazım. Türkiye’de yapılan aşılama çalışmaları da en erken sonbahara yetişeceği gözüküyor. O vakit kadar herkes kurallara uyarak, ferdî önlemleri artırarak, doğal havalandırmayı kullanarak geçirmeliyiz.