Siirt Valisi Osman Hacıbektaşoğlu’nun himayelerinde, Tillo Kaymakamlığı ve Tillo Belediyesince ilçe meydanında düzenlenen programda, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) önlemleri kapsamında maske, toplumsal uzaklık ve hijyen kurallarına uyuldu.

Programa, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve eşi Hamdiye Soylu, Türkiye Barolar Birliği Lideri Metin Feyzioğlu, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Jandarma Genel Kumandanı Orgeneral Arif Çetin, Kıyı Güvenlik Kumandanı Tümamiral Ahmet Kendir, Siirt Valisi Osman Hacıbektaşoğlu, AK Parti Genel Lider Danışmanı Yasin Aktay ve AK Parti Siirt Milletvekili Osman Ören katıldı.

Vatandaşların da ilgi gösterdiği programda UNESCO Dünya Mirası Süreksiz Listesi’ne 2015 yılında dahil edilen, Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri’nin hocası İsmail Fakirullah’ın vefatı üzerine “Hocamın başucuna doğmayan güneşi neyleyim?” diyerek 257 yıl evvel türbesinde yaptırdığı ışık düzeneğiyle güneşin birinci ışınlarının hocasının başucunu aydınlatması hadisesinin gerçekleşmesi beklendi.

Tekbir ve salavatlar eşliğinde bekleyen vatandaşlar, güneşin doğmasıyla saat 06.17’de gerçekleşen ve 5 dakika süren hadiseyi meydanda kurulan dev ekranlardan takip etti. Bakan Soylu beraberindekilerle ışık hadisesini türbeden izledi.

Soylu, hadisenin izlenmesinin akabinde türbe çıkışında Pervari ilçesinde 10 Kasım 2012’de meydana gelen helikopter kazasında şehit olan 17 askerden Uzman Çavuş Kürşat Güneş’in eşi Hatice Güneş ve kızı İrem Güneş ile bir mühlet görüştü.

Daha sonra programa katılan vatandaşlarla görüşen Soylu, onlarla fotoğraf çektirdi. Tillo Belediyesince programa katılan vatandaşlara çay, çorba ve simit ikramında bulunuldu.

IŞIK HADİSESİ

Siirt’in Tillo ilçesinde hocası İsmail Fakirullah’ın 1734’te vefatının akabinde çok üzülen İbrahim Hakkı Hazretleri, “Hocamın başucuna doğmayan güneşi neyleyim?” diyerek arayışa girmişti.

İbrahim Hakkı Hazretleri, hocası için yan tarafında kule bulunan bir türbe ve Tillo’nun yaklaşık 3 kilometre uzağında zirve üzerinde taş duvar yapmıştı.

Her yıl ekinokslarda doğan güneşin, duvarın ortasında bulunan pencereden süzülen birinci ışınları, kuledeki aynaya yansıdıktan sonra ışığın kırılması tekniğiyle pencereden türbeye ve oradan da İsmail Fakirullah Hazretleri’nin başucuna doğuyor.

1960’lı yıllarda yapılan onarımda, pencerenin yerinin değişmesi sonucu düzenek izlenemez hale gelmişti.

2011’de değişik üniversitelerinden bilim adamlarının yaptıkları çalışmayla yeni bir pencere açılarak olayın tekrar izlenmesi sağlanmıştı.