TBMM Dijital Mecralar Kurulu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında toplandı.

Komite, toplumsal ağ sağlayıcılarından Facebook’un Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Türkiye’den sorumlu yöneticisi Alameddin ile Türkiye ve Azerbaycan Kamu Siyasetleri Yöneticisi Sezen Yeşil’i dinledi.

Yayman, toplumsal ağların insanların kendilerini söz edecekleri bir demokratik taban olmaktan çıkıp kara propaganda merkezi haline gelmesini ve cinsellik, bayana şiddet, ferdî hakların korunması üzere sorunlu alanlarla anılmasını gerçek bulmadıklarını belirtti.

Hem özgürlükleri hem de ulusal güvenliği koruyacak bir düzenlemenin olması gerektiğini tabir eden Yayman, “Sosyal ağların kendilerini ulus devletlerin üstünde görmesini ve kendilerini bir manada yasamanın, yürütmenin ve yargının üstünde görerek buyurgan bir tutumla hareket etmesini gerçek bulmamaktayız.” diye konuştu.

Öbür toplumsal ağların temsilcilerini de TBMM’ye davet eden Yayman, “Ulus çok şirketlerin kendilerini ulus devletlerin üstünde görerek idare tayin etmelerini, iktidarları tayin etme gayretlerini asla Türkiye’de de dünyada da Amerika’da da hakikat bulmamaktayız.” tabirini kullandı.

“Görüşmeye her vakit açığız”

Azzam Alameddin, ilkesel olarak yapan ve görüşmeye her vakit açık olduklarını söyleyerek, kamuyla yapan görüşmelerde bulunmanın değerli olduğunu belirtti.

Çeşitli kamu kuruluşlarıyla işbirlikleri gerçekleştirdiklerini, dijital dünyaya girmeleri için KOBİ’lere el uzattıklarını, kan bağışı, toplumsal dayanak ve bakım hizmetlerine de takviye vermeye çalıştıklarını anlatan Alameddin, 2022’de eğitimi ve Türkiye turizmini desteklemek için planları olduğunu tabir etti.

Türel sorumluluklarına değinen Alameddin, “Facebook, Instagram, Meta olsun fark etmez. Bizler sorumlu inovasyon yapmaya çalışıyoruz. Platformun dürüstlüğü ve kullanıcılarının güvenliği bizim için en önemli unsurlardan bir adedidir.” dedi.

“Evrensel standartlarda herkese uygun siyasetler oluşturulmaya çalışılıyor”

Sezen Yeşil, yaklaşık 1 ay evvel vazifeye başladığını lisana getirerek, şirket, içerik siyasetleri, data siyasetleri ve çocukların korunmasına dair çalışmalara yönelik bilgi verdi.

Türkiye’ye has 2018’de yapılan bir çalışmaya dair bilgi veren Yeşil, buna nazaran 1,7 milyon işletmenin Facebook sayfası olduğunun tespit edildiğini, bunun Türkiye’deki tüm iş yerlerinin yüzde 55’i manasına geldiğini belirtti. Yeşil, platformlar sayesinde 209 bin istihdam oluşturulduğunu, şirketlerin Türkiye dışında 135 milyon müşteriye ulaştığını tabir etti.

Facebook’un anayasası olarak düşünülebilecek “topluluk standartları” konusunda 22’den fazla alanda düzenlenen siyaset bulunduğunu aktaran Yeşil, “Zorbalık, şiddete teşvik, nefret söylemi, dolandırıcılık, insanların kandırılması, cürmü övmek, kontrole tabi olmayan eserlerin reklamının yasak olması, tehditlere müsaade verilmemesi üzere birçok alanda politikalarımız var. Her bir siyaset için çalışan farklı takımlar var. Üniversal standartlarda herkese uygun siyasetler oluşturulmaya çalışılıyor.” diye konuştu.

İçeriklere otomasyon kontrolü

Yeşil, tabir özgürlüğüne ve paylaşımlarda gerçeklik ögesine kıymet verdiklerini lisana getirerek, “Dezenformasyondan bizler de muzdaribiz zira platformlarımıza ziyan verdiğini düşünüyoruz.” dedi.

Güvenlik ve kapalılığın de değerli olduğunu söz eden Yeşil, “İnsanlar bize datalarını yahut özel bilgilerini emanet ediyorlar. Kendi tercihleri doğrultusunda saklılığa had safhada değer vererek korumak bizim taahhütlerimiz ortasında. Bir oburu insanların prestijinin korunması. Tacizi muhakkak kabul etmiyoruz. Bu haldeki içerikleri platformlarımızdan süratli bir biçimde çıkarıyoruz.” bilgisini verdi.

Bu siyasetlere uygun olmayan içeriklere karşı otomasyon sistemi kurduklarını, bu içeriklerin yapay zekayla tespit edilebildiği ölçüde platformlardan kaldırıldığını anlatan Yeşil, şikayet edilen içeriklerden siyasetlere karşıt olanların da kaldırıldığını bu alanda 35 bin çalışan bulunduğunu kaydetti.

Kapatılan hesaplara dair bilgiler de veren Yeşil, şunları söyledi:

“Geçen yılın son çeyreğinde yalnızca Facebook üzerinde 1,3 milyar geçersiz hesap kapatılmıştır. Nefret söylemi içerdiği için kaldırılan içeriğimiz yalnızca Facebook platformu üzerinde 26,9 milyon olmuştur; Instagram üzerinde 6,6 milyon. Birebir formda yetişkin çıplaklığı ve cinsel aktivite içeren içerikler uygun olmadığı için siyasetlerimize uymayan 28 milyon içerik kaldırılmıştır Facebook üzerinde, Instagram üzerinde 11,5 milyon içerik kaldırılmıştır. Şiddet içerdiği için, terörizm propagandası içerdiği için, uyuşturucu satışı içerdiği için, zorbalık ve taciz içerdiği için, çocuk çıplaklığı ve çocuk cinsel istismarı içerdiği için, intihar ve kendine ziyan verme konusunda uygun olmayan içerik içerdiği için, organize nefret söylemi içerdiği için ve silah satışına ait içerikler olduğu için milyonlara varan -sadece son çeyrek için söylüyorum- içerik kaldırma istatistiklerimiz var.”

Türkiye’de kabahat olup öbür ülkelerde cürüm olmayan mevzular

Türkiye’de Bilgi Teknolojileri ve İrtibat Kurumu (BTK) ya da kanunlar kapsamında içerik çıkarma talebi gönderen kuruluşlar bulunduğunu anlatan Yeşil, “En son 1600 civarında içerik kamu kurumlarımızdan gelen talepler kapsamında platformlarımızdan çıkarılmış durumda.” dedi.

Yeşil, Türkiye’de kabahat olup öteki ülkelerde olmayan şeyler bulunduğuna işaret ederek, makamların taleplerini yerine getirirken, içeriği yalnızca Türkiye’deki kullanıcıların erişimine kapatarak bir uygulama gerçekleştirdiklerini söyledi.

Bu bahiste 3 evrede süreç yaptıklarını aktaran Yeşil, bunların “kaldır, azalt ve bilgilendir” halinde olduğunu belirtti.

Siyasetleri ihlal eden paylaşımın kaldırıldığını, ihlal etmeyen fakat yanlış haber içeren ve dezenformasyona hizmet ettiğine karar verilmiş paylaşımları kaldırmayıp görünürlüğünü azalttıklarını anlatan Yeşil, bu biçimde temelsiz haberin yayılmasına aracı olmamaya çalıştıklarını söz etti.

Yeşil, son olarak da paylaşılmak istenilen içerikle ilgili kullanıcıların “Bu haberin kaynağı doğrulanmamıştır, yanlış haber içermektedir” üzere bilgilendirmelerde bulunduklarını söyledi.

Yasal temsilcilik

Türk hukukuna uygun bir formda kurulmuş olan bir yasal temsilcilik atanması yükümlülüğünü yerine getirdiklerini anımsatan Yeşil, “Madoka” isimli bir şirketi, hukukî kişi temsilcisi olarak atadıklarını söyledi.

Bu şirketin Facebook’a yönelik olan kanun kapsamındaki bildirimleri, tebligatları teslim aldığını ve gereğinin yapılması için Facebook’taki ilgili gruplara ilettiğini bildiren Yeşil, “Aldığımız bu temsilcilik atama kararı topluluk standartlarını uygulama metodumuzu muhakkak değiştirmiyor zira dediğim üzere, biz küresel bir şirketiz ve taahhütlerimiz olan memleketler arası kuruluşlar var ve o taahhütlerimize de uymak zorundayız.” tabirlerini kullandı.

Filistin paylaşımında otomasyon yanlışı

Yeşil’in sunumunun akabinde, Alameddin kurul üyelerinin sorularını yanıtladı.

Alameddin, Türkiye Teknoloji Ekibi Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Lideri Selçuk Bayraktar’ın, bir mühlet evvel Filistin ile ilgili bir paylaşımının Instagram’da silinmesine dair soruyu da yanıtladı.

Filistin’in kalbine yakın olduğunu lisana getiren Alameddin, “Hatalar oldu. Filistin olayında otomasyon kusuru oldu. Hashtag vardı orada, bloke edildi. Hashtag bloke edilince El Aksa Mescidi ile ilgili tüm postlar da bloke edildi otomatik olarak. Bu kusurlar artık azalmaya başladı.” dedi.

Filistin olayından sonra otomasyon sistemini daha da uygunlaştırmak için harekete geçtiklerini anlatan Alameddin, “Bağımsız insan hakları gözden geçirme sistemi başlattık Meta’nın tesirine yönelik olarak. Bilhassa Filistin/İsrail konusunda, Pir Cerrah hadisesinde ne olmuş tahlil ediyoruz. Bunun yanı sıra kalite garanti otomasyon sistemimizle ilgili inceleme başlattık. Hiçbir vakit harika demedik lakin kusursuz hale getirmeye çalışıyoruz.” diye konuştu.

Global manada kamuya ilişkin ya da adminlerinin yönettiği hesaplarda siyasetlerinin ihlal edilebildiğini belirten Alameddin, “Kullanıcıların güvenliğine ve söz özgürlüğüne, insan haklarına, ülkenin ulusal çıkarlarına değer veriyoruz. Bizler her vakit güvenlik ve özgürlük ortasında dengeyi kurmaya çalışıyoruz. Meta, ülke üstü bir şey değil. Kendimizi sizden üstün görmemiz mümkün değil. Kendi adıma da konuşabilirim artık; her vakit kalbimde Türkiye’nin, bölgenin çıkarlarını taşıyorum. O nedenle Meta alt yapıcılar her vakit tam resmi görsün isteriz.” sözlerini kullandı.