Halluks Valgus, ayak başparmağının öbür parmaklara yanlışsız eğilmesi ve başparmağın altındaki tarak kemiğinin de aksi istikamette çıkıntı yapması ile kendini göstermektedir.

Başparmağın eğiklik hastalığı olarak da bilinen Halluks Valgus bayanlarda daha sık görülmektedir.

Ayakkabı seçimi çok değerli

Halluks Valgus’un esas sebebi genetik, yani ailesel geçiştir. Annesinde ya da anneannesinde başparmak eğikliği olanlarda bu rahatsızlığın gelişme ihtimali öbür bireylere nazaran daha yüksek olmaktadır.

Genetik alt yapısı olup, çok yüksek topuklu ve önü dar ayakkabı giyen bireylerde bu hastalık daha fazla görülmektedir. Bununla birlikte düztabanlık da Halluks Valgus riskini artırmaktadır.

En değerli belirti ağrı ve şişliktir

Hastalarda sık görülen ve en çok şikayet konusu olan belirti, ayak baş parmağının kök kısmındaki çıkıntının ayakkabıya sürtünmesi ve ona bağlı olarak gelişen ağrı ile şişliktir. Sürtme sonucunda şişlik artmakta, şişlik arttıkça daha çok sürtünme olmaktadır.

Sürtünmenin gerçekleştiği noktada bunyon ismi verilen, kemiğin üzerinde büyük bir şişlik ile nasır oluşmaktadır. Devam eden bu kısır döngü, hastanın şikayetlerini artırmaktadır.

Halluks Valgus ayağın mekaniğini bozuyor

Başparmağın eğilmesi ile bir arada ayağın mekaniğinin bozulmaya başlaması da Halluks Valgus’un öbür bir belirtisi olmaktadır.

Olağanda başparmağın altında olması gereken nasır, başparmak havaya kalktığı için ikinci ve üçüncü parmağın altında oluşmaya başlamaktadır.

Bu durum ayağın yük taşıma halinin değişerek mekaniğinin bozulmasına ve yürüme sırasında ayak ortasında da ağrı oluşmasına sebebiyet vermektedir.

Yara ve iltihaplanma da görülebilir

Hastalığın daha ileri evrelerinde ayak başparmağı ikinci parmağın altına girmeye başlamaktadır. Başparmak, ikinci parmağı da alttan üst hakikat ittiği için ileri evre hastalarda ikinci parmağın altında ve üstünde nasırlar oluşmaktadır. Ayakkabıya sürtünme fazla olursa çok sık olmamakla birlikte yara ve iltihaplanma da görülebilir.

Uzman yardımı alınmalı

Hastanın ayağının imajı teşhis konulmasında yardımcı olmaktadır. Bununla birlikte üzerine yük verilmiş ayağın, yere basarken çekilen röntgen sineması teşhise mutlaklık kazandırır.

Röntgen sineması ile başparmağın birinci tarak kemiğine ya da birinci tarak kemiğinin, ikinci tarak kemiğine olan açıları ölçülmektedir. Açı hesaplamalarının akabinde uygun tedavi formülü seçilmektedir.

Erken evrede rahatlatıcı antrenmanlar öneriliyor

Üç evresi bulunan Halluks Valgus’un birinci evresinde hastanın ayağında yalnızca görünüm olarak bir bozukluk ortaya çıkmakta, lakin şiddetli ağrı yaşanmamaktadır. Bu durumda ameliyat önerilmezken, kimi rahatlatıcı antrenmanlar planlanabilir.

Bu hastaların öncelikle önü dar ve yüksek topuklu ayakkabı giymemesi, başparmağın hal bozukluğunun zıt tarafına çekilmesini sağlayan idmanlar yapması gerekir.

Genetik geçiş çok önemli değilse ve parmakta hafif bir eğiklik varsa bu idmanlar hem kasları rahatlatıp ağrı olmasını mahzurlar, hem de durumun kötüleşmemesini sağlar.

Erken evrede ise hastalar ayrıyeten parmak ortası silikon makara ve ortez de kullanabilmektedir. Bu materyaller antrenmana emsal halde başparmağı biçim bozukluğunun aykırı istikametine hakikat tutarak ağrının azaltılmasını sağlar.

Kemik çıkıntısı kolay bir ameliyatla törpülenir

Hastanın şikayetlerinin arttığı fakat başparmağın fazla eğilmediği ve tarak kemiklerinin birbirine olan açılarının çok bozulmadığı, yalnızca kemik çıkıntısının ön plana çıktığı durum Halluks Valgus’un ikinci evresidir. Bu durumda yalnızca kemik çıkıntısının törpülenip, başparmağın yamulmasına neden olan kasların gevşetildiği kolay bir ameliyat yapılır.

Kemik düzeltme ameliyatı ile Halluks Valgus’un tekrarlama riski azalır

Tarak kemiklerinin birbirine olan açıları fazla olan hastalarda ise üçüncü basamak tedavisi olan kemik düzeltme ameliyatı uygulanmaktadır. Yani başparmak ve tarak kemiği düzeltme operasyonu gerçekleştirilmektedir. Hastanın tipine nazaran gerçek ameliyat yapılması durumunda Halluks Valgus’un tekrarlama ihtimali hayli düşmektedir.

Hastalar özel bir ayakkabı giyerek hastaneden çıkar

Hastalar kemik düzeltme ameliyatının akabinde hastanede bir gece kalmakta ya da tıpkı gün taburcu edilebilmektedir. Ameliyat sonrasında form bozukluğunun derecesine nazaran ekseriyetle alçı uygulaması yapılmamaktadır.

Hastalar, üçüncü haftadan itibaren ayaklarının üzerine daha sağlıklı basabilmektedir. Ameliyatın birinci ayından sonra olağan ayakkabı giyebilir, bir buçuk ay sonra da olağan yürüyüşlerine başlayabilir.

Uzun ve süratli yürüyüşler ile koşu için 4 ay, futbol ve basketbol üzere sporların ise 6 ay beklenmesi gerekmektedir.

Hayat konforu artıyor

Ameliyattan sonraki maksat hastanın sağlıklı ve ağrısız yürüyebilmesi, en az 4 ay sonra ağrısız spor yapabilmesi ve bilhassa bireylerin beğendikleri ayakkabıları rahatlıkla giyebilmesini sağlamaktır.