Keçiören ve Eğitim Araştırrma Hastanesinde anestezi teknikeri olan Sevginur ile polis eşi Müslüm Aktaş’ın meskeninde, geçen yıl 13 Eylül’de silah sesi duyan komşuları, polise haber verdi. Takımlar, Sevginur Aktaş’ı silahla başından vurularak yaralanmış halde buldu. Ağır yaralı Sevginur Aktaş, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Eşinin intihar ettiğini öne süren Müslüm Aktaş ise gözaltına alınıp, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Sevginur Aktaş, ağır bakımda yaklaşık 2 ay süren hayat savaşını kazandı. Sevginur Aktaş, servise alındıktan sonra polise verdiği birinci sözünde intihar etmediğini, eşinin kendisini vurduğunu ileri sürdü. Beyninin hasar görmesi nedeniyle yürüyemeyen, görme sorunu yaşayan Sevginur Aktaş, tedavisi tamamlandıktan sonra tekerlekli sandalye ile taburcu oldu.

İNTİHAR ARGÜMANI GERÇEKLİKLE BAĞDAŞMIYOR

Tutuklu polis memuru Müslüm Aktaş hakkındaki soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet savcısı tarafından hazırlanan iddianame Ankara 35’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. iddianamede, Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün raporuna yer verildi. İddianamede, Sevginur’un sözünün kriminal raporu ve doktor raporu ile uyumlu olması karşısında kuşkulu Müslüm’ün eşinin kendisini silahla vurduğuna dair beyanının maddi gerçeklikle bağdaşmadığı belirtildi.

CİNSEL TAARRUZDA BULUNUP, ATEŞ ETMİŞ

İddianamede, “Olay günü taraflar ortasında devam eden tartışma sonrasında kuşkulu Müslüm’ün Sevginur’u ikametten ayrılmasını zorla engelleyerek yatak odasına götürdüğü ve burada isteği olmaksızın nitelikli cinsel taarruz aksiyonunda bulunduğu, bu durum üzerine Sevginur’un ikametten tekrar ayrılmak istediği, yeniden Müslüm’ün güç kullanarak yatak odasına götürerek silah ile ‘seni vururum, öldürürüm’ formunda tehditte bulunmak suretiyle mağdur müşteki Sevginur’a ateş ederek hayati tehlike geçirecek formda öldürmeye teşebbüs aksiyonunda bulunduğu tüm evrak kapsamından anlaşıldı” denildi.

İddianamede Müslüm Aktaş hakkında, ‘eşe karşı öldürmeye teşebbüs’, ‘kişi hürriyetinden mahrum kılma’, ‘eşe karşı nitelikli cinsel saldırı’, ‘eşe karşı taammüden yaralama’ cürümlerinden 75 yıla kadar mahpus cezası talep edildi.

’75 YILA KADAR CEZA İSTENİYOR’

Sevginur Aktaş’ın avukatı Dilek Gül, argüman ettikleri cürümlerin tamamından dava açıldığını belirterek, “Müvekkilim ölmediği için ‘adam öldürmeye teşebbüs’ hatasından açıldı ve ortalama cezası 20 yıl. Bu teşebbüsten evvel cinsel istismarda bulunduğu için bundan ötürü da bir dava açıldı. Burada en alt hududu 12 yıldır, 30 yıla kadar yolu vardır. Hürriyeti tahdit cürmü var; savcılık makamı onu da nitelikli halinden açtı, cezası da ortalama 21 yıl. Eşe karşı kolay yaralama hatası var, 4,5 yıl da oradan toplamda 57,5 yıl civarında en az ölçüde bir ceza istemi var. Fakat biz mahkemenin de önemli bir ceza vereceğini düşünüyoruz. Savcılık tarafından hazırlanan iddianameye nazaran istenen ceza ölçüsüne bakıldığı vakit 57,5 yılla 75 yıl ortasında ceza isteniyor. Birinci etapta bu olaydan sonra müvekkilimin öleceğini düşündüğü için sanık daima olarak intihar süsü vermeye çalıştı, ‘intihar’ dedi; fakat biz intihar olmadığını ispat etmeye çalıştık. Gelinen noktada intihar olmadığı düşünüldüğü için zati savcılık makamı tarafından bu kadar yüksek cezalarla dava açıldı” diye konuştu.